Gola Kültür, Sanat ve Ekoloji Derneği ile Ortahisar Belediyesi ortaklığıyla düzenlenen Trabzon Şehir Günleri; bir arada olmanın enerjisi ile başarıyla tamamlandı. “Trabzon: Bir Şehir Festivali” olarak tasarlanan program, müzikli gösterilerin iptaline rağmen, tüm müzisyenlerin bir araya gelmesi ile kültür-sanatın yaşadığı sorunlar üzerine söyleşildi. Trabzon Bir Şehir Festivali; Ortahisar Belediyesi ortaklığıyla kentin kadim değerlerine dikkat çekmeye çalışan bir programla tamamlandı. Ortahisar Belediyesindeki açılış konuşmaları ve belgesel gösterimi, Tarih Müzesi bahçesinde Trabzon’lu yazar Çiğdem Sezer ile Trabzon’un yaşayan ozanlarından İhsan Eyüboğlu söyleşileri ile devam etti. Tarihi Hasan Paşa Hamamı bahçesinde gerçekleşen Açık Hava Sohbetleri’nde; fındık bitkisinin Trabzon’daki varlığına dikkat çekildi. Bahçede fındıktan sepet yapan “somut olmayan kültürel miras aktarıcısı” Recep Erbay’ın atölyesi ile, Fındık Ocağı’nın kurucusu Seyyare Sungur’un fındık ve fındığa kattıkları katma değerin önemini konuşuldu. Etkinliklerin ikinci günü kentin kültürel hafızasında önemli yer tutan Ganita Sahilinde üç nesildir aynı ailede olan Ganita Çay Bahçesi’nde devam etti. Mekanın tarihi ve doğal dokusu içinde Mert Gökalp’in “Boğazın Prensi: Lüfer” belgeseli izlendi. Tan Morgül ve Mert Gökalp’ın deniz ve küçük balıkçılığın önemine dair yaptığı söyleşiyi, Gola Derneği’nin deniz çalışmalarındaki danışmanı Prof. Dr. Nesrin Algan ile araştırmacı-yazar Özlem Şendeniz’in birlikte gerçekleştirdiği sunum izledi. Programın ilginç buluşmalarından bir tanesi de KTÜ Üniversitesi Mimarlık Fakültesi hocalarının yürüttüğü “Bellek Kayıp İzler” atölyelerinin #hatırla(ma) çalışmalarından kesitlerin izlenip üzerine söyleşildiği zaman dilimi oldu. Tarihi Faroz mahallesinde bulunan balıkçı barınağında yapılan söyleşiler, Faroz Kesmesi ya da bilinen adıyla Kolbastı dansının hikayesi programa renk kattı. Son gün Akoluk Köy Pazarı’nda Trabzon Gastronomi Derneği’nden şeflerin hazırladığı sürpriz tatların ardından yemek kültürü yazarı Nazlı Pişkin’in pazarların üretimle olan ilişkisini anlattığı söyleşi ile son buldu. Programdaki müzikli etkinliklerdeki değişikliğe rağmen, festivale gelen biraradadans sanatçılarının Ganita burnundaki doğaçlama dansı, genç müzisyen Kemal Gümrükçü’nün kendi bestesi olan Ah Deniz Karadeniz’i seslendirmesi renk kattı. Ortahisar Belediyesi’nin Volkan Konak Seyir Terasındaki yemeğinde bir araya gelen konuklar; İlknur Yakupoğlu, Savaş Yakupoğlu, Çobazan’ın Kızları, Sinerita Kadın Horon Grubu, festivale gönüllü olarak katılan Burcu Yeşilbaş, Gola Derneği’nden Sevilay Refika Kadıoğlu ve Ebru Demir’in birlikte söylediği geleneksel Karadeniz şarkılar ile gecenin finali gerçekleşmiş oldu. İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV), Avrupa Birliği desteği ve Marmara Belediyeler Birliği iştirakiyle hayata geçirdiği Ortaklaşa: Kültür Diyalog ve Destek Programı kapsamında Gola Kültür, Sanat ve Ekoloji Derneği’nin Trabzon Ortahisar Belediyesi ve Hopa Belediyesi ortaklığıyla yürüttüğü VİRA: Doğu Karadeniz Kültür Ekosistemi Projesi çalışmaları devam ediyor.